John'la James kır gezintisine çıkmışlardı. Bir ara John, James'e yerdeki
sığır pisliğini gösterdi:
- Bak James... Günün birinde öleceksin, mezara koyacaklar, mezarının üstünde
otlar bitecek. Otları inekler yiyecek. İnekler işte böyle pisleyecek. Ben, bunu
görünce, "Yazık... Ne kadar değişmissin James," diyeceğim. James dedi ki:
- Önce sen öleceksin John. Mezara gireceksin. Mezarının üstünde otlar bitecek.
Onları inekler yiyecek. İnekler işte böyle pisleyecek. Ben, bunları görünce
"Hiç değişmemissin be John!" diyeceğim!
sığır pisliğini gösterdi:
- Bak James... Günün birinde öleceksin, mezara koyacaklar, mezarının üstünde
otlar bitecek. Otları inekler yiyecek. İnekler işte böyle pisleyecek. Ben, bunu
görünce, "Yazık... Ne kadar değişmissin James," diyeceğim. James dedi ki:
- Önce sen öleceksin John. Mezara gireceksin. Mezarının üstünde otlar bitecek.
Onları inekler yiyecek. İnekler işte böyle pisleyecek. Ben, bunları görünce
"Hiç değişmemissin be John!" diyeceğim!
0 Yorum "Fıkra - Hiç değişmemişsin"